İki Ülke, Tek Yürek

-

İki Ülke, Tek Yürek

İnsan bazen tek bir coğrafyaya sığmaz; kaderi iki ülkenin rüzgârında pişer, iki toprağın kokusunda derinleşir. Kökleri bir yerde atılır, dalları başka bir göğe uzanır. Biri çocukluk, biri yeniden doğuştur. Biri hatıra, biri mücadeledir. Ve ben… İki ülkenin arasında gidip gelen bir tren gibi; ne durabilen ne vazgeçebilen bir yüreğim.

Bulgaristan…
Gözümü ilk açtığım, ilk nefesimi içime çektiğim toprak.
Sokaklarında büyüdüğüm, çocuk kahkahalarımı taşlarına bıraktığım yer.
Sarı kızın peşinde koşturduğum o uçsuz bucaksız meralar hâlâ içimde bir türkü gibi çalıyor.
Anaokulunun, ilkokulun kokusu; hepsi taze ekmek gibi, taze hatıra…
Ve ilk defa bir kıza gönlümün titrediği yer…
Kolay mı insanın çocukluğunun ana vatanını yüreğinden sökmesi?

Ama hayat dediğin yol, insanı başka sınavlara da çağırıyor.

Türkiye…
Düştüğüm, kalktığım, direndiğim, yeniden şekillendiğim toprak.
Zorluklara boyun eğmediğim, “dibi görsen de vazgeçme” diye içime ateş düşüren vatan.
Burada öğrendim, bazen insanın kendi küllerinden yeniden doğabileceğini.
Burada anladım, bir bayrağın sadece bir simge değil, bazen insanın omurgası olduğunu.

O yüzden iki ülke arasında yolculuk yapmak bana yalnızca kilometre değiştirmek gibi gelmez.
Her sınır geçişi, sanki kalbimin iki kapısı aynı anda açılıp kapanıyor.
Birinde kalsam ötekini özlüyorum; ötekine varsam geride bıraktığım kokusunu içime çekiyor.
İki toprak, iki bayrak…
İki hasret, iki sızı…
Ama tek yürek.

Bulgaristan ata yurdum…
Türkiye ana yurdum…
İkisinin de bendeki yeri ayrı, ikisine de can kurban.

Dün Türkiye’den yola çıktım, bugün Bulgaristan’a vardım.
Ve bir kez daha anladım:
Ben ne birini bırakabilirim ne diğerini unutabilirim.
Bu iki ülke, yüreğimin iki güçlü aslanıdır.
Biri mazim, biri geleceğim.
Biri beni yoğuran el, diğeri beni yeniden şekillendiren ateş.

Son söz mü?
Ne derse desin dünya:
İki toprak, iki bayrak ama tek bir yürek var burada…
O da hem Bulgaristan hem Türkiye diye atıyor.

@cevat_cirak 
16.11.2025 
Karagözler/Kırcaali/ Bulgaristan 

#İkiÜlkeTekYürek 
#CevatÇırak
#İkiVatanBirYürek
#AtavatanBulgaristan  
#AnavatanTürkiye


Yorumlar

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yediler Ormanında Kayak

-
Resim
                   Yediler Ormanında Kayak Okullar yarıyıl tatiline girmişti. Kış kendisini iyiden iyiyi'ye hissettirmeye başlamıştı. Sokaklarda kar seviyesi rahatlıkla diz boyuna ulaşmıştı Hatta bazı yerlerde çok daha faza kar görülmekteydi. Aşağı Mahalle Çocukları evlerine kapanmıştı diye, düşünmeyin Dünya döndükçe aşağı mahalle çocuklarını kimse özgürlüklerinden alıkoyamazdı. Hepimizin skileri (kayakları) vardı. Bazıları eski fıçı tahtasından bazıları daha basit ağaç malzemeden, bazılarımızdan ise pırıl pırıl kırmızı renkli Pirin marka skilerimiz vardı. Baban kardeşimle beni hiç ayırmaz, birimize ne alırsına diğerine de daha iyisini alırdı. Mesela benim kızağım tahtad...
Devamı

Bulgaristan Kircaali Bölgesi Turkleri

-
Resim
Bulgaristan Kırcaali Bölgesi Türkleri: Tarih, Kültür ve Kimlik 1. Giriş Bu çalışmanın amacı, Bulgaristan'ın Kırcaali bölgesinde yaşayan Türk toplumunun tarihini, kültürünü ve kimliğini incelemektir. Bu bölge Türklerinin geçmişi ve bugünü hakkında kapsamlı bir anlayış sunmayı hedeflemekteyiz. 1.1. Amaç ve Kapsam Bu çalışmanın kapsamı, Kırcaali bölgesindeki Türk toplumunun tarih, kültür ve kimlik üzerine odaklanmaktadır. Türklerin tarihî, coğrafi, sosyal, ekonomik ve siyasi bağlamda gelişimini inceleyerek, Bulgaristan'da Türk varlığının önemini vurgulamayı amaçlıyoruz. 1.2. Metodoloji Bu çalışmada, tarih, sosyoloji, antropoloji ve kültürel çalışmalar alanlarında kullanılan çeşitli metodolojik yaklaşımlar bir araya getirilerek, Kırcaali bölgesi Türklerinin tarih, kültür ve kimliği üzerine nitel ve nicel verilere dayalı bir analiz sağlanacaktır. Bu doğrultuda, araştırmacılar, yerel topluluklarla birebir görüşmeler yapacak ve arşiv çalışmaları gerçekleştirecektir. 2. Bulgaristan Coğ...
Devamı

Bulgaristan Şumnu Medresetü’n-Nüvvâb Okulu ve Önemi

-
Resim
Bulgaristan Şumnu Medresetü’n-Nüvvâb Okulu ve Önemi Bulgaristan’ın güneydoğusunda yer alan Şumnu, tarihi boyunca pek çok kültürel ve dini etkileşimin merkezi olmuştur. Şumnu’daki Medresetü’n-Nüvvâb Okulu, bu kültürel çeşitliliğin ve dini kimliğin korunmasına katkıda bulunan önemli bir eğitim kurumudur. 1922 yılında kurulan bu okul, sadece Bulgaristan’daki Türk ve Müslüman nüfus için değil, Balkanlar’daki eğitim hayatı için de büyük bir anlam taşır. Bu makalede, Medresetü’n-Nüvvâb Okulu’nun kuruluşundan günümüze kadar olan süreci, eğitim anlayışını ve bölgedeki önemi ele alınacaktır. Medresetü’n-Nüvvâb’ın Kuruluşu ve Amacı Medresetü’n-Nüvvâb, 1922 yılında, Balkanlar’daki Müslüman toplulukların eğitimine katkı sağlamak amacıyla kurulmuştur. Osmanlı İmparatorluğu’nun son dönemlerinden itibaren, İslami ilimler ile modern bilimlerin birleştiği bir eğitim anlayışına ihtiyaç duyulmuştur. Medresetü’n-Nüvvâb, bu ihtiyacı karşılamak için kuruldu ve dini eğitim ile çağdaş bilgilerin ö...
Devamı