Eğitimli Seçmen, Eğitimsiz Temsilciyle Yönetilmeye Çalışılıyor
Eğitimli Seçmen, Eğitimsiz Temsilciyle Yönetilmeye Çalışılıyor Bir ülkenin kaderi bazen sandıkta değil, okul sıralarında yazılır. Diplomalar duvarda asılı kalır, gerçekler karanlıkta kalırsa, seçmen etiketsiz kalmaz mı? Bugün Türkiye siyaseti tam da bu ikilemle yüzleşiyor: Seçmen yükseliyor, temsilcisi geride kalıyor. Kültürel uçurum, siyasetin dilini donuk ve kadrolarını paslı hâle getiriyor. Eğitim, sadece diploma değil; doğruyu arama cesareti, eleştiri kültürüdür. Sorgulamayı susturan, sadakati ödüllendiren her sistem, sonunda kendi aynasında erir. Yıllardır aynı yüzler, aynı söylemler, aynı sonuçlar… Yeni fikirler kapıdan bakıyor ama içeri giremiyor. Gençler “daha sonra”, kadınlar “şimdilik değil” denilerek öteleniyor. Oysa dinamizm olmadan siyaset yaşlanır ve halkın nabzını tutamaz. Eğitimli seçmen artık sabırlı değil. Duygusal slogan değil, akıl ve sonuç istiyor. Temsilcinin dili tutarsız, fikri yüzeysel olursa güven düşer, oy değil vicdan kaybolur. Bir ülkenin geleceği, ünvan ta...