Avrupa Kapısında Yalnızlık: Şengen Vizesi Bir Umut mu, Çile mi?
Avrupa Kapısında Yalnızlık: Şengen Vizesi Bir Umut mu, Çile mi? Not: Bu yazı, Şengen vizesi almak isteyen binlerce vatandaşın ortak deneyimlerinden esinlenerek yazılmış temsili bir günlük yazısıdır. Yazarın kişisel deneyimini yansıtmaz. Bugün takvim 8 Haziran’ı gösteriyor. Yaz yaklaşıyor. Kuşlar bile daha özgür. Ama ben, kendi ülkemin sabah serinliğinde, Avrupa kapılarının önünde yapayalnız hissediyorum kendimi. Dile kolay, üç hafta önce başladım belgeleri toplamaya. Hesap dökümleri, tapu fotokopileri, çalıştığıma dair yazılar, davetiyeler, SGK hizmet dökümü, uçak rezervasyonu, otel konfirmasyonu… Her biri ayrı bir uğraş, ayrı bir bürokrasi labirenti. Sanki seyahat etmek değil de suç işlemeye niyetliyim. Randevu sistemine girerken ilk tokadı yedim. En erken tarih bir ay sonrasına. Ücretler desen, neredeyse bilet parası kadar. Sonra da yüzüme bile bakmayan bir görevliyle on dakikalık bir buluşma. Ne bir merhaba ne bir kolay gelsin. Robot gibi belgeleri aldı, baktı ve dedi ki: “Evra...