Kayıtlar

targovıshte etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Güven

       GÜVEN (Recep Muallimin Anısına ) Bilirsiniz işte Mart'ın sonu bahardır derler. Bu söz öylesine söylenmiş bir söz değildir. Kış boyunca dinlenmiş sulanmış toprak Suya ilk cemre düşünce harakete geçmekle kalmaz Köklerini içinde barındırdığı tüm bitki ve ağaçları da harekete geçirir Eğer çiftçiyseniz köylüyseniz bunu bilirsiniz, Ağaçlarınızı bakıma alır eski ve fazla dalları budarsınız. Mart ayının bitimi ile birlikte ağaçlarınız tomurcuklanmaya başlar . İşte bu yüzden Mart'ın sonu bahardır, aşktır, heyecandır, keyiftir Yemyeşil olur her taraf, hangi yeşile doya doya bakacağınızı şaşırırsınız. İçinizdeki enerjiyi boşaltmak istersiniz. İşte bugün yine öyle bir gün Köylü çocukları yine kendi mahallelerinde toplanmış cambazlık peşinde Bizde bizim mahalledeki peykadayız ( şehir mobilyası) Oturmuş ne yapalımı düşünmüyoruz Maça hazırlanıyoruz, yukarı mahalle ile maçımız var Takımlar altışar kişilik olacak, biz 8 kişiyiz Maça nasıl çıkacağız. Ne giyeceğiz o

Saladoletçi Yokuz Ağa

Resim
                                                                                Sladoletçi Yonuz Aga Hava mis gibi. Haftanın da  son günü. Okuldan eve yeni gelmişim. Saat güneşin çekilmesine yakın. Evimizin bahçesindeki sebzeleri sulamayı çok seviyorum Özellikle domateslerin suyu ne kadar çok sevdiklerini biliyorum Çeşmeyi açıyorum, su, markucun (hortumun)  ucundan dökülüyor Toprak susuzluktan olsa gerek dudakları çatlamış gibi yorgun ve bitkin Su toprakla buluşuyor, aman Allahım, nasıl arzulu bir buluşma bu böyle, İşte diyorum sevenlerin kavuşması gerçekleşiyor, etrafa bir güzel koku yayılıyor Topraklı suyun kokusunu kocabam (dedem) sevdirmişti, bayılırım hatta özlerim bu sahneyi ve bu sihirli kokuyu. Öyle bir zevkle sevgiyle suluyorum ki domatesleri, su toprağa hayat veriyor.  Sıra biberlere gelince biraz suyun hızını  kesiyorum, onlar domatesler gibi değil Kocaba'mın öğrettiğinden öyle biliyorum, her sebzenin meyvenin durumu özel Birden kulağıma davul sesi

Memleketimin Yakınından Geçerken

Resim
                                Memleketimin Yakınından Geçerken Bu sabah yine erkenciyiz, erken kalkan yol alır diyorlar bizde öyle yaptık ve yola koyulduk.  Erken kalkmamıza rağmen Ağustos sıcağının tesirini  üzerimdeki tişort'de  biriken terden iliklerime kadar hissedebiliyorum. Romanya'nın başkenti Bukreş  şehrinden Bulgaristan  Rusçuk kentine dönüyoruz. Otobüsün penceresinden  yeşillikleri görünce sıcak ve bunaltıcı havayı çalışan klimanın da yardımıyla unutarak, hayallere dalıyorum. Romanyanın  özellikle Transilvanya bölgesi aklıma derin bir iz bıraktı. Karpat dağlarını Galatasaraylı Hagi sayesinde çok duymuştum ama kendi gözlerimle görünce büyüleniyor insan. Aklıma Türkiyenin Doğu Karadeniz bölgesi geliyor, güzelim cennet doğu karadeniz yanlız değilmişsin diyorum. İki bölgenin ortak yanları çok, ama akılda kalması için yeşilin her tonunu görüyor, adeta doğanın kollarında yeşillikler cennetinde sörf yapıyor gibi hissediyorsunuz. Krallar şehri  olarak nam salmış Braşov