Bedava Kitap Baldan Tatlı Değildir

Sabah kalkıp fırına gidiyorsun fırının içi mis gibi kokuyor, buğday kokusu  sıcak hava  ile genizlerine  kadar giriyor, açlığın zirve yapiyor,  iştahın kabarıyor, ihtiyacın kadar  ekmek aliyorsun, ücretini peşiin  ödüyorsun, fırınciya da tesekkur ediyorsun. Ne kadar cok ekmek yapmışsın  usta deyip bedava istemiyorsun, ayıp olur emeğe diye de iç geçiriyorsun. Sonra oradan pastaneye geçiyorsun mis gibi taptaze börekler çörekler poğaçalar, yine parasını verip ihtiyacın kadarını aliyorsun. Bedava verir mi acaba demek aklına bile  gelmiyor. Bu örnekleri  çoğaltabilirim.  
Gelelim kitap yazan emekçilerin durumuna. Yıllarca emek veriyor  kitap yazıyorsun, gece uykusuz kaldigin günleri sayamıyorum bile. Sonra yayın evi süreci var ki ömründen ömür gidiyor. Anlatmaya kalksam sayfalar  süren zorlu bir süreç. Evet yillar suren calisma aylar suren yayınevi sureci, savcıya bakanlığa kütüphaneye kitap gidiyor, denetimler uğraşlar yorucu bir başka süreç.  Kitap çıkıyor raflardaki yerini aliyor. Buraya kadar cok guzel degilmi? Sonra ne oluyor biliyormusunuz ? Hayırlı olsun diyen binler oluyor. Bir de bir tane ver de okuyalim diyen, onlar, yüzler sıraya giriyor. Emek verilmiş, dirsek çürürmüş, uykusuz kalmiş, cebinden ödemiş diye empati kuramayan bedavacılar  çıkıyor karşına. Acaba diyorum yayın evi kitapları yazara bedava mi veriyorlar diye düşünüyorlar.  Oysa yayın evi sadece 5 tane bedava kitap gönderiyor yazara. Ama nedense yazarlara  kitapları bedavaya veriyorlar diye düşünen onlarca yüzlerce kitap okumayan biriktiren insan var.  Bedava kitap isteniyor bir, iki, üç kıramıyorsun cebinden ödeyip bir kaçına hediye ediyorsun. Sonra bedava isteyen herkes sana gönül koyuyor.  Hatta hiç düşünmeden kırıcı da olabiliyorlar. Hatta bazıları var kargoyla isteyip kargo parasını da yazara ödetiyor. O yüzden  bazen firincı ve  pastacıları vb. kıskandığım oluyor vallahi.  Emekelerin hepsi  çok degerli de yazarların ki neden bedava isteniyor diye soruyorum bazen kendime. Cevabını buldun mu derseniz , elbette biliyorum ama buradan paylaşmam dogru olmaz. Aslında herkes biraz düşünse  cevabını bulur zaten. Kısaca özetlemem gerekirse kitaplari yayinlamak icin sponsor bulmak yetmez.  Emek varya bu emek hic bir zaman bedava olmamalı, hic bir zaman hafife alınmamalı. Yoksa sponsor da 3 gün sonra yıpranır vazgeçer. Okumaya meraklı olanlar zaten bedava istemez, bedava isteyenler ile ilgili yapilan araştırmalarda görülmüştür ki okumuyorlar, sadece bedava diye alıyorlar. Bana sorarsaniz bedava kitap baldan tatlı değildir. Saygılarımla.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yediler Ormanında Kayak

Yaşar Kemal Usta ile UBUNTU'YU konuştuk.

Naim Süleymanoğlu