Kayıtlar

edebiyat etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Kompot

KOMPOT Güzel bir günün ardından hep birlikte büyük aile olarak akşam yemeğine oturduk. Oturduk diyorum çünkü yemek masada değil sofrada yenecekti. Sofrada menü geniş; çorbadan tatlıya kadar her şey var. Elbette sofranın en güzel tarafı ailecek yemek yemekle birlikte, menünün balkan yemeklerinden oluşmasıydı kuşkusuz. Mesela başlangıç olarak supa topçeta (misket çorbası) ile başlıyoruz. Ardından Bulgaristan Türkleri üsülü bir tepsi kapama var sofranın yanında, misler gibi, kokuları sarıyor etrafı. Durun durun kurtulun kapama kokunun etkisinden. daha bitmedi ki beya. Ardından yine bizim ora usülü patates ve kıymadan musakka var. Eh anasını yazarken canım çekiyor bu ne böyle yahu. Neyse burada keseyim diğer yemekler de bende saklı kalsın yeter bu kadar. Belki başka zaman ayrıca anlatırım size lezzetli mutfağımızı. Ben size kompot hikayesi anlatacağım, bu yüzden oturdum yazmaya. Sofranın başındayız , yemekler yendikten sonra tatlıya geldi sıra . Annem dedi

ÇOCUKLUĞUM KALDI KÖYÜMDE

Çocukluğum Kaldı Köyümde Tam kırk yıl önce, Deli Orman eteklerinde sakin bir köyde Ilık bir Eylül gününde tahtadan yapılmış kasaların içine , Önce bahçemizdeki konserve edilmiş sebze ve meyvelerimizi yükledik Maalesef o sebze ve meyvelerin yetiştiği toprakları alamadık yanımıza Tahta kasalara sığdıramadık atalarımızın bize bıraktığı mirası. Devam ettik yüklemeye, köy kokulu kıyafetlerimizi toprak kokan yatak yorganımızı yerleştirdik Tarlamızı kazdığımız çapamızı küreğimizi keserimizi de unutmadık itinayla yerleştirdik, zaten başka ne alabilirdik ki yanımıza … Kış olur soğuk olur ısınırız belki diye kesilmiş odunlarımızı, Sobamızı taşı ve maşası ile birlikte aldık koyduk yanımıza Sandıkları kapatman önce neyi unuttuk diye tekrar tekrar baktık arkamıza Hesapta unuttuğumuz bir şey kalmamıştı sözde… Oysa biz, Köyümüzün temiz havasını, sıcak mis gibi güneşini , yemyeşil ormanlarını, serin sular akan şorul şorul deresini, Bahçemizdeki bardak eriğin

Geçmişim Girdi Kapımdan

Resim
Geçmişim Girdi Kapımdan Cevat Çırak Jan 15 Akşam olmak üzere, hava yeterince karamsar. Hayır olsun diyorum, ümit üretmeye devam. Az sonra kasvetli havanın nedeni belli oluyor. Hafif hafifi kar taneleri uçuşuyor bahçemde Hava kararıyor gece lambası haber veriyor Karın yoğun bir şekil aldığını İçimde nedensiz tarifsiz bir hüzün hissediyorum. Tam o sırada Geçmişim giriyor evimin kapısından Köyüm geliyor aklıma Masamda sıcak kahvemin ve dumanı Peşinden kahve kokusu kaplıyor oturduğum salonu Telaşsız geçmişi ziyarete gidiyorum Dedemin bir katlı tek odalı evindeyim Dışarda lapa lapa yağan diz boyu kar var Sayada yeni doğmuş kuzular sesleri Odada soba cayır cayır yanıyor Sobanın üstünde mısır tenceresi mis gibi kokular salıyor Fırında kumpirler olmak üzere Dedem sobanın başına bağdaş kurmuş Elinde sucuk ve bıçak yerde sofra bezi Özenle bir kangal köy sucuğunu odun koruna hazılıyor ince dilimlenmiş sucuk çoktan teslim olmuş ateşe